Ticaret Bakanı Ömer Bolat, İsrail ile ticaretin yasaklanması konusunda, “İsrail kalıcı ateşkesi ilan edinceye ve Gazze’nin yeniden imarı başlayıncaya kadar bu kararımız sabit. Mayıstan bu yana İsrail’e ihracat, ithalat sıfırdır” dedi.
Ticaret Bakanı Ömer Bolat, yıl sonu ihracat hedefleri hakkında değerlendirmelerde bulundu.
Ekim ayı rekor ihracatını açıkladıklarını hatırlatan Bolat, mal ihracatında tarihin en yüksek ekim ihracatının gerçekleştiğini ifade etti.
Bakan Bolat, küresel ölçekte yaşanan ekonomik sıkıntılara işaret ederek, şunları kaydetti:
“Bölgemizde sıcak savaşlar, artan korumacılık tedbirleri, ekonomik büyümede küresel alandaki zayıflık kaygı verici gelişmeler ama buna rağmen ihracatçılarımız ve biz, sahada net şekilde çaba gösteriyoruz. Kalan 2 ayda da geçen yılı aşarak 264 milyar dolarlık OVP hedefimizi tutturmak amacındayız. Kasım, aralık ayında rekor denemeleri yine yapacağız, şu an iyi gidiyoruz. İlk 6 gün itibarıyla yüzde 4,5’lik bir artışımız var. Hizmet ihracatımız da çok iyi gidiyor.
Pandeminin olduğu dönemde bile Türkiye ekonomik büyümesini yüzde 2 civarında başardı, diğer Avrupa ülkeleri küçülme yaşamışlardı. 2024’te dünyada yüzde 3,2 civarında büyüme bekleniyor. 2025 için de IMF tahmini yine yüzde 3,2 civarında. Bu yıl bakıyoruz bizim yüzde 41-42’lik en büyük ihracat pazarımız olan Avrupa Birliği’nde büyüme yine zayıf, ithalatlarında düşüş var ama bizim AB’ye ihracatımızda ilk 10 ay itibarıyla 3-4 milyar dolarlık bir artışımız var. Bu önemli bir başarı. Balkanlar coğrafyası ile ticaretimiz artıyor, bu alanda çalışmalar yürütüyoruz.”
“Bu sene hizmetler sektöründe 112-113 milyar dolarlık ihracat gelirine ulaşacağız”
Bakan Bolat, Türk ürünlerinin oldukça kaliteli olduğunu ve aldığı talebi her geçen gün artırdığını bildirerek, bu görüntünün gelecek adına ümit verici olduğunu dile getirdi.
İhracatın hem mal hem hizmet bazında artacağını belirten Bolat, “Avrupa ve ABD’de talebin artacağını öngörüyoruz, burada talep arttığında bizim ihracatımız da buna hemen yanıt verecektir.” şeklinde konuştu.
Bolat, “Bu sene inşallah hizmetler sektöründe 112-113 milyar dolarlık ihracat gelirine ulaşacağız.” dedi.
“İlk 10 ay itibarıyla işlenmemiş ya da yarı işlenmiş altın ithalatımızda 13,7 milyar dolar azalma var”
Bolat, son 1 yılda ekimden ekime ihracatta 8,5 milyar dolar artış olduğunu, 10 ayda 216 milyar dolara gelindiğini belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Burada önemli bir başarımız da ithalatı azaltmaktır. Pandemi, Rusya Ukrayna Savaşı’nın enerji ve gıda fiyatlarını patlatması, yaşadığımız deprem felaketi hem ithalatımızı artırdı hem de depremde 6 milyar dolar net bir ihracat açığımız oldu. Dış ticaret açığımız mayıs 2023 itibarıyla 122 milyar dolardı. Son 12 ay itibarıyla ekim itibarıyla son 1 yıllık dış ticaret açığımız 77,5 milyar dolar, 45 milyar dolar dış ticaret açığımızı azalttık. Bu yıl ilk 10 ay itibarıyla baktığımızda da 28,5 milyar dolar dış ticaret açığımızı azalttık.
Burada hem ihracatı artırdık hem de ithalatı azalttık. Tüketim malları ithalatında 5 milyar dolar artış gözüküyor ama alt kalemlerine baktığınızda, bunun yaklaşık 3,5 milyar dolarının kuyumcu ve mücevherci ürünleri ithalatındaki artıştan kaynaklandığı gözüküyor. Geçen yıl altın ithalatımız 31 milyara yükselmişti. Eğer Hazine ve Maliye Bakanlığı ile biz tedbirler almasak, kota getirmeseydik 40 milyarı aşacak duruma gidiyordu. Çeşitli yöntemlerle bunu geriletmeye çalışıyoruz. Bu sene ilk 10 ay itibarıyla işlenmemiş ya da yarı işlenmiş altın ithalatımızda 13,7 milyar dolar azalma var.”
“Biz bardağın dolu tarafına bakalım”
Bolat, yılın geride kalan döneminde ithalatta yaşanan azalmaya işaret ederek, bunun nasıl sağlandığına ilişkin uyguladıkları politikaları anlattı.
Bir yıl önce 367 milyar dolar ihracatın, son 12 aylık rakamının 340 milyar dolara gerilediğini bildiren Bolat, ihracat yapan kuyumcuların yarı mücevher statüsünde ürünler getirerek ihtiyaçlarını karşıladığını ve bu alanda 3,5 milyar dolarlık artış yaşandığını, kırmızı et fiyatlarının “şişmesini” engellemek ve halkın makul fiyatlarda et tüketebilmesini sağlamak için Et ve Süt Kurumu’nun helal kesim usulüyle ithalat yaptığını, burada da 200 milyon dolar artış olduğunu söyledi.
Motosiklet ithalatında 300 milyon dolarlık, binek otomobilde 550 milyon dolarlık artış olduğunu belirten Bolat, Çin’den ithal edilen otomobillere ek gümrük vergisi getirilmesinin ardından bu alandaki rakamların gerilemeye başladığını kaydetti.
Bolat, “Biz bardağın dolu tarafına bakalım. Türkiye’nin dış ticaret açığındaki, cari işlemler açığındaki bu kadar büyük azalma, ülkemizin dış ekonomik ilişkilerinde bir ayarlama ve dengeleme sürecini beraberinde getirdi. Döviz piyasalarına istikrar, rezervlerimize büyük bir artış getirdi. Yerli ve milli sanayimizi haksız ithalata, kural dışı ithalata, Türkiye’yi bir ithalat cenneti yapmaya çalışan çevrelere karşı korumuş olduk. Bunlar bizim uluslararası yükümlülükler gereği haklarımız, bunu uyguladık yani.” diye konuştu.
İthalatın azaltılmasına yönelik politikaların yerli üretimi artırdığını vurgulayan Bolat, büyümenin sürdüğünü, kişi başına düşen milli gelirin artmaya devam ettiğini, makroekonomideki göstergelerin hemen hepsinde ciddi iyileşmeler yaşandığını, işsizliğin azaldığını, iş dünyasının çalıştıracak işçi bulamadığına dair şikayette bulunduğunu, istihdam sayısının 33 milyon sınırına yaklaştığını aktardı.
“Merkez Bankası rezervleri rekor seviyelerinde”
Ticaret Bakanı Bolat, son dönemde ekonomide yaşanan olumlu gelişmelere işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“İstihdam, ekonomik büyüme, ihracattaki artış, ithalattaki azalış, dış ticaret açığının azalması, cari işlemler açığının minimum seviyeye inmesi, Merkez Bankası’nın döviz rezervlerinin rekor seviyelere yükselmesi, Türkiye’nin kredi risk priminin (CDS) 800’lerden 260’lara gerilemesi, Türkiye’nin 3 büyük kredi derecelendirme kuruluşundan bir yıl içinde ikişer defa not artırımı alarak, yatırım yapılabilir ülke konumuna doğru gelmesi ve yaklaşması, yurt dışından doğrudan yatırımlar…
Yurt dışında müteahhitlik hizmetlerinde geçen yıl 28 milyar dolarlık ihale kazandı müteahhitlerimiz. Bu, Türkiye’den mühendis, işçi, teknisyen gitmesi, Türkiye’den mal satışı demektir. Bu sene de iyi gidiyoruz. Orta Doğu’da, Körfez’de, Türk Cumhuriyetlerde, Rusya pazarında, Balkanlarda, AB, Afrika’da ve ABD pazarında hep büyüme içinde dış ticaretimiz, ihracatımız. Enflasyonda da 5 ayda yaklaşık 27 puanlık bir gerileme söz konusu oldu TÜFE olarak, ÜFE daha da aşağılarda.”
Bolat, aldıkları tedbirler sayesinde fedakarlıklar yaparak fiyat artışlarının önüne geçtiklerini ifade ederek, “Ticaret Bakanlığı olarak ihracatı artırmak bizim ana görevimiz ama halkımızın makul fiyatlarda ürün tüketebilmesi için gerektiğinde ihracatı kısıyoruz.” dedi.
“(Kurdaki artışın ihracatçıya) Bir faydası olmuyor”
Ömer Bolat, ihracatçılara yönelik desteklere ilişkin soru üzerine, AK Parti hükümetleri döneminde sabit kur uygulaması veya kur hedefi olmadığını belirtti.
“Kur, ülkenin dış ticaret dengeleri, döviz giriş ve çıkışı gibi gelişmelerle piyasalarda kendini ve değerini bulan önemli bir enstrüman” diyen Bolat, uyguladıkları dezenflasyon programı çerçevesinde döviz piyasalarında istikrarın sağlandığını, ülkenin döviz rezervlerinin arttığını, bu sayede dövize spekülatif bir talep olmadığını, spekülatif talep olmayınca kurlarda çalkantılı dönemin geride kaldığını vurguladı.
Bu sayede insanların önünü görebildiğini ve fiyat teklif edebildiğini belirten Bolat, spekülatif artışların girdi maliyetlerini de yükselttiğini, girdi maliyeti artınca kurdaki artışın getireceği rekabet avantajının da ortadan kalktığını söyledi.
Kurdaki istikrarın önemine işaret eden Bolat, “Kaldı ki sizin burada bugün aniden yüzde 20 kur artışınız olsa ne oluyor biliyor musunuz? İthalatçı telefonu açıyor diyor ki, ‘Senin ülkende kur yüzde 20 artmış. Bana verdiğin dolar fiyatını yüzde 20 düşüreceksin’ diyor. Yani bir faydası da olmuyor. Ticaretteki reel tablo budur.” diye konuştu.
Bolat, makro iyileşme ve dengelemeleri sağladıktan sonra her kademede ihracatçıya destek verdiklerini ifade ederek, bu alanda sağlanan desteklere değindi.
“İhracatçı sayımızı 160 bine çıkartacağız”
Bakan Bolat, Ticaret Bakanlığı’nın bu yıl 38 milyar lira olan bütçesinin 21,5 milyar lirasını; ihracat desteği olarak 16 milyar lirasını mal ihracatçılarına, 5,5 milyar lirasını hizmet ihracatçılarına tahsis ettiklerini bildirdi.
İhracatçılara yönelik yüzlerce destek programı bulunduğunu aktararak, örnekler paylaşan Bolat, hedeflerinin 2030’a kadar ihracatçı sayısını 140 binden 160 bine yükseltmek olduğuna dikkati çekti.
Bolat, “Önümüzdeki yıl Bakanlık olarak 56 milyar liraya çıkarılıyor bütçemiz. Yüzde 60’ını yine ihracatçılara karşılıksız, uluslararası kurallara uyumlu şekilde hibe destekleri olarak verilecek.” dedi.
Ticaret Bakanı Bolat, Türkiye’nin İsrail’e ihracatının sürdüğüne dair iddiaların ve buna karşılık Filistin Ulusal Ekonomi Bakanı Muhammed el-Amur tarafından Türkiye’nin aslında Filistin’e ihracat yaptığına ilişkin açıklamaların hatırlatılması üzerine, dünyada Filistin’de ateşkesi sağlamak için en çok çaba gösteren ülkenin Türkiye, liderin de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın uluslararası etkinliklerde ve zirvelerde yaptığı çağrıları hatırlatan Bolat, şöyle devam etti:
“Her platformu kullanarak ikili liderler görüşmelerinde, uluslararası oturumlarda, zirve toplantılarında bu konuda lobi çalışması yapılıyor. İsrail’in saldırganlığının önlenmesi noktasında şimdi BM’de 52 ülkeyi de yanımıza alarak İsrail’e silah ambargosu konulması konusunda bir karar tasarısı teklifi sunduk. Lahey’deki Uluslararası Adalet Divanı’nda İsrail aleyhine açılan davada İsrail’in mahkum edilmesi için müdahil olduk. 85 bin ton gıda ve sağlık yardımıyla dünyada Filistinli kardeşlerimize en çok yardım gönderen ülke konumundayız, geçen yıl 7 Ekim’den bu yana… Hal böyleyken ticaretimizi azaltma çabası işine girdik. 9 Nisan’da 54 önemli fasılda ve 1109 üründe İsrail’e ihracatı durdurduk. Bu önemli bir fedakarlık bir ülke için. Ondan sonra, 3 hafta sonra da ihracatı ve ithalatı tamamen durdurduk.”
Bolat, Filistin’in bir gümrüğü, deniz limanı, havalimanı ve gümrük kapısı bulunmadığını, ihracat ve ithalat işlemlerini mecburen İsrail liman ve gümrüklerinden geçirdiğini, bunun uluslararası garanti altında olduğunu bildirdi.
Türkiye ile İsrail arasındaki dış ticaretin 2023’te 9,5 milyar dolar olduğunu, bunun 6,5 milyar dolarını Türkiye’nin İsrail’e yaptığı ihracatın oluşturduğunu bildiren Bolat, şu bilgileri verdi:
“Filistinli ithalatçılar ürünlerini alırken, ithalatlarını yaparken kolaylık olsun diye varış yeri İsrail olarak çekiliyordu. O yüzden de o ticaret İsrail ticaret gözüküyordu ancak Filistinlilerin de kendi ifadeleriyle 9,5 milyar dolar civarında yaptıkları toplam ithalatları, 1,5 milyar dolar da ihracatları var dünyaya. Bunun içinde yaklaşık 2 milyar dolarını Türkiye’den alıyorlardı. Yaklaşık 5,5 milyar dolarını da İsrailli tüccarlardan alıyorlardı kendi şehirlerine yaptıkları ithalatları. İsrail’de gümrük kodu 624, Filistin’in gümrük kodu 625. 2 Mayıs’tan itibaren İsrail’e ne bir ihracat sevkiyatı ne de İsrail Türkiye’ye ithalat sevkiyatına izin verilmedi. Hatta şunu söyleyeyim; İsrail’den gelen bazı ithalat ürünleri vardı. Miktarı da 96,5 milyon dolar. Binlerce kalemde gümrüklerde, antrepolarda duruyor. Almadık Türkiye’ye. Araya aracılar koyanlar oluyor. ‘Net olacağız, almıyoruz’ diyoruz. İsrail kalıcı ateşkesi ilan edinceye ve Gazze’nin yeniden imarı başlayıncaya kadar bu kararımız sabit. Mayıstan bu yana İsrail’e ihracat, ithalat sıfırdır.”
“İnanılmaz bühtan ve iftira yapıyorlar”
Ticaret Bakanı Bolat, Filistin Ulusal Ekonomi Bakanı Muhammed el-Amur’un açıklamalarını anımsatarak, sadece Filistin tarafının onay verdiği işlemlere sıkı denetim altında izin verdiklerini söyledi.
Bolat, “Son derece açık, şeffaf. Bunu sürekli olarak Türkiye’nin İsrail’e olan baskılarını ve siyasi mücadelesini yıpratmak gayesiyle kullanan bu isimleri kınıyorum.” dedi.
Uluslararası ticarette, yani deniz taşımacılığında 5-6 tane büyük denizcilik şirketi bulunduğunu hatırlatan Bolat, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Konteyner ticareti dediğimiz, hacimli ürünlerin ticaretinde ürünleriniz bu şirketlerin üzerinden gitmek ya da gelmek zorunda. Türkiye’nin 605 milyar dolar mal ticareti var. Yaklaşık 170 milyar dolar hizmetler ticareti var. Bizim ihracat ve ithalatta kullandığımız konteyner sayısı 8,3 milyon adet. Bazen konteyner bulamıyor ihracatçılar. Veya ithalatçılar mal getirecek konteyner bulamıyorlar. Bir gemi çeşitli acentelerden aldığı konteynerleri X, Y, Z, Z, Ş vesaire… Gemiye yüklenir, gemi başlar, uğrayacağı limanlarda o yükleri indirir. Yeni yükler alır. Bu yükler dediğimiz, konteynerlerin sahipleri vardır. Kimi zaman boş, kimi zaman içi yükle dolu. Şimdi orada İsrailli bir firmanın konteyner ismini görüyor gemide, ‘Bu İsrail’e gidecek’ diyor. Hatta o kadar ileri gidiyorlar ki, yani çirkin iftiralara sarılıyorlar, ‘ateşli silah, savunma sanayi ürünleri gönderiyorlar’ diye de inanılmaz bühtan ve iftira yapıyorlar. Türkiye’den İsrail’e yıllardır hiçbir şekilde savunma sanayi ürünü gitmedi, gitmez de…”
“ABD’den başta çelik ve tekstil ürünlerinde gümrük vergilerinin azaltılması beklentimiz var”
Ömer Bolat, ABD başkanlık seçimlerini Donald Trump’ın kazanmasına ilişkin soru üzerine, Türkiye ile ABD arasındaki dış ticaretin bu yıl 35 milyar dolara ulaşmasını beklediklerini, iki ülke arasında birçok alanda ciddi işbirlikleri olduğuna vurgu yaptı.
Trump’ın ilk döneminin ilişkiler açısından çalkantılı geçtiğini ancak son dönemde 100 milyar dolarlık dış ticaret hedefinde anlaşıldığını hatırlatan Bolat, sözlerini şöyle sürdürdü:
“İkinci Trump döneminin beklentileri büyük. Kendisi ‘savaşları sona erdireceğini’ söyledi. Bu ticaret açısından iyi bir şey. Bunu başarabilecek mi göreceğiz. Yani Filistin’de ateşkesi hemen sağlayabilecek mi, İsrail’e baskı uygulayacak mı, Ukrayna-Rusya savaşında iki tarafı barışa zorlayacak mı? Bunlar bizim tam merkezinde olduğumuz için çok kritik gelişmeler. Uluslararası ticarette nasıl bir politika uygulayacak? Gümrük vergilerinde bütün dünyaya, Çin’e ve bize karşı olağanüstü tedbir politikasına mı evrilecek? Bunlar açısından gelişmeleri hep birlikte göreceğiz. Ama göreve başlarken ‘ihtiyatlı bir iyimserlik olabilir’ diyelim. Her yeni başlangıçta acaba ikili ilişkilerde daha iyi bir süreç olabilir mi? Biz şunu bekleriz; savunma sanayisinde bazı ihtiyaçlarımız noktasında ambargosuz bir şekilde ilişkilerin düzelmesi. Türkiye’ye, İslam dünyasına ve bölgeye bakışta daha dengeli, daha adil, daha hakkaniyetli bir yaklaşım gösterilmesi. Dış ticaretimizde başta çelik ve tekstil ürünlerinde gümrük vergilerinin azaltılması beklentimiz var. Mali ilişkilerde özellikle Rusya’ya yönelik ambargoda şirketlerimiz, bankalarımız üzerinde ağır baskılar var. Bu baskıların hafiflemesini veya ortadan kalkmasını bekleriz. Burada bir küresel liderlik gösterebilecek mi yoksa içine kapanıp, ‘ben sadece Amerika’yı büyük yapacağım, dünyayla ilgilenmeyeceğim’ şeklinde izolasyonist bir yaklaşım mı görecek? Türkiye ile ABD arasında siyasi iletişim kanalları liderlik düzeyinde daha iyi olabilecektir. Hükümet, bakanlar ve kuruluşlar düzeyinde de ümit ederiz ki daha iyiye doğru evrilir. Beklentimiz bu.”
Fahiş fiyat uygulayan işletmelere yönelik denetlemeler
Ticaret Bakanı Bolat, işletmelere yönelik denetimlerde fahiş fiyat uygulayanların açıklanmasına yönelik bir düzenleme olup olmayacağı sorusu üzerine, “Bu yılın ilk 10 ayında 430 bin denetleme yaptık. 210 binin üzerinde irili ufaklı işletmeye cezalar kesildi. 210 bin işletmenin açıklanması veya ortaya konulması olabilir de. Ancak biz olaya şöyle yaklaşıyoruz. Bizim görevimiz hem iç hem de dış ticareti artırmak, kuralları ve sektörel düzenlemeleri getirmek ve bu kurallara uymayanlara denetleme faaliyetiyle idari para cezası uygulamak. Bu anlamda bir çalışma içerisindeyiz.” değerlendirmesini yaptı.
Bolat, COVID-19 ve yüksek enflasyon döneminde görülen stokçuluk, karaborsacılık ve fahiş fiyat uygulamalarını kökten çözmek için birinci yolun enflasyonla mücadeleden geçtiğini, bu mücadelenin Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Merkez Bankası tarafından sıkı bir şekilde uygulandığını vurguladı.
Kendilerinin de denetimleri sıkı şekilde sürdürdüğünü dile getiren Bolat, il ticaret müdürlükleri ve diğer müdürlükler üzerinden kesilen cezalara değindi.
Uygulanan politikalar sayesinde hem otomotivde hem de emlakta “köpüğün” ortadan kalktığını belirten Bolat, bu alanlarda hayata geçirilen yeni uygulamaları anlattı.
Öte yandan, Ömer Bolat’ın bugünkü programında yer alan ve katılacağı belirtilen Türkiye-İspanya JETCO Toplantısı’nın iptal olduğu bildirildi.