Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, kışlasız bedelli askerlik uygulamasının gündemde olmadığını söyledi. Rusya-Ukrayna savaşı sonrası Avrupa’nın zorunlu askerliğe geri döndüğünü belirten Güler, “Oralarda bunlar yapılırken biz kışlasız askerlik diye bir şey kabul edebilir miyiz?” şeklinde konuştu.
Askerlik hizmetini bedelli askerlik olarak tamamlamak isteyen gençlerin ‘Kışlasız bedelli askerlik’ talebi uzun bir süredir gündemdeki yerini koruyor. Konuyla ilgili bir açıklama yapan Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, böyle bir şeyi kabul edemeyeceklerini belirterek tartışmalara kapıyı kapattı.
“BÖYLE BİR ŞEY KABUL EDEBİLİR MİYİZ?”
TV100 ekranlarında Kübra Par’a açıklamalarda bulunan Bakan Güler, Avrupa’daki birçok ülkenin zorunlu askerlikten vazgeçmişken Rusya- Ukrayna savaşıyla birlikte zorunlu askerliğe geri dönüldüğüne vurgu yaparak “Gündemimizde öyle bir şey yok. Olabileceğini de değerlendirmiyorum. Avrupa’daki birçok ülke zorunlu askerlikten vazgeçmişken Ukrayna- Rusya savaşını gördükten sonra zorunlu askerliğe dönüyorlar. Oralarda bunlar yapılırken biz kışlasız askerlik diye bir şey kabul edebilir miyiz?” ifadelerine yer verdi.
GENÇLERİN UZUN SÜREDİR GÜNDEMİNDE
Kışlasız bedelli askerliğin bir an önce yasalaşması gerektiğini söyleyen gençler, uzun süredir seslerinin duyulmasını istiyordu. İş kaybı yaşamak istemeyen ve bakıma muhtaç aile yakınlarını geçindirebilmek için bedelli askerlikten kışla şartının kaldırılması yönündeki taleplerini sık sık dile getiren gençler, ‘Kışlasız bedelli askerlik’ uygulamasının ekonomiye de katkı sağlayacağını söylüyor ve bu konuda tüm siyasi partilerden de destek bekliyorlar. Geçtiğimiz günlerde DEVA Partisi, gençlerin bu talebini destekleyerek bu konuda önemli bir adım atmış ve konuyu TBMM gündemine taşımıştı.
KANUN TEKLİFİ SUNULMUŞTU
DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Emin Ekmen, 28 günlük kışla hizmetinin kaldırılmasına ilişkin kanun teklifini TBMM Başkanlığı’na sunarak şu açıklamayı yapmıştı: “Teklif ile bedelli askerlikteki kışla hizmetinin kaldırılması, yükümlülerin iş ve sosyal hayatındaki olumsuz etkileri en aza indirecek, devletin de gereksiz harcamalardan kaçınmasını sağlayacaktır.”